Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Global Medya Taramasının Bir Yıllık Bilançosu

·      Haftanın 5 gün global medyada ve Batı dünyasının 6 büyük gazetesindeki Türkiye ve diğer önemli haberleri ve başlıkları seçip yayınlamak hem bu işi yapan ama esas olarak izleyici/okur açısından önemli ve değerli bir faaliyet. Eksiklik ve zaaflarını unutmadan… Ragıp Duran     Bir yıl boyunca Artı TV’de haftanın 5 günü ‘’Global Medya’da Türkiye ve Dünya’’ programını hazırlayıp sundum. Tarama metni, aynı gün Artı Gerçek sitesinde de yayınlandı. Biraz daha kısa bir süre boyunca da 1+1 Forum sitesinde ‘’Küresel Medya Gezintisi’’ derlemeleri yayınlandım. Her iki çalışma da, Nisan 2021 başında sonlandığı için şimdi genel bir bilanço çıkarmanın, bir değerlendirme sentezi yapmanın zamanı geldi. ·   Ragıp Du ran yazıları Pandemide aşı dönemi, Biden’ın 1.9 trilyon dolarlık yardım paketi, Cohen ve Hydra adası, edebiyat- gazetecilik ilişkisi ve Komün’ün 150. yıldönümü... Buyurun haftalık küresel medya gezintisine... Böylece bu tür bir bas...

Soykırım, T.C’nin kurucu unsuru ?

  Biden’ın açıklaması geniş kesimlerde deprem etkisi yarattı. Çünkü sorun sadece Washington-Ankara ilişkilerini ilgilendirmiyor. Mesele, Soykırım’ın T.C’nin kuruluşundaki rolü ve konumu.   Ragıp Duran   Jo Biden’ın 2021 yılının 24 Nisan’ında 1915’i, bir ABD Başkanı olarak ilk kez Soykırım olarak tanıması siyasi açıdan olduğu kadar tarihi açıdan da özellikle yüzleşme bağlamında önemli bir tartışmayı tetiklemişe benzer. Konu, Türkiye-ABD ya da Biden-Erdoğan ilişkilerinin ötesinde hem Türkiye’nin yakın geçmişi hem de Soykırım hadisesinin niteliği, kapsamı ve bugüne etkileri bağlamında ayrıca Kürt sorunu açısından önemli. Siyasi ve ekonomik olarak zor durumdaki Erdoğan, Biden’a geç de olsa bir karşılık verebildi: Bayatlamış, ‘’Meseleyi tarihçilere bırakalım'' muhabbeti. Oysa ki tarihçiler çoktan verdi kararı. Batı’da şimdiye kadar tarihçilerin, uzmanların konu hakkında yayınladığı 10 kitaptan en az 8’i Soykırım tezini kanıtlıyor. İşi tarihçilere devreden siyasi ...

GALAXİDİ VE GREVENA’DA AYDIN TATİLİ

Seyahat, bir toplumu öğrenmek için en iyi ders. Çok gezen çok bilir demişler bu nedenle. Hele yanında bölgenin tarihini, siyasetini, sosyolojisini iyi bilen bir arkadaşın varsa.           Subaşında Yorgo ve ağaç. Ragıp Duran Mesleki yük ve sıkıntıları omuzlarımdan attıktan sonra Selanik’deki en iyi arkadaşım Yorgo (Giannopoulos) ile yazlık evlerinin bulunduğu Galaxidi ve doğum kenti Grevena’da bir haftalık tatile çıkmak ilaç gibi geldi. Yorgo, şair, romancı, denemeci devrimci bir aydın. Eneken (Çünkü)   Kültür merkezinin yöneticisi, üç aylık felsefe, kültür, sanat dergisi Eneken’in Genel Yayın Yönetmeni, Eneken yayınlarından yılda 8-10 kitap yayınlıyor. Gençliğinde Selanik gazetelerinde kültür sayfası ve eki sorumlusu olarak gazetecilik yapmış. Bütün muhabbetlerimizde, bütün tartışmalarımızda dikkat ettim Yorgo sorunları hep eşzamanlı ya da artzamanlı olarak üç boyutta değerlendiriyor: Marksist perspektif, psikanalitik yaklaşım ve Antik Yunan mitoloji...

Evet ‘’Emek mücadelesi adı altında’’!

ArtıTV ile Disk Basın-İş arasındaki anlaşmazlığı değerlendirmek için bir dizi bilgiye sahip olmadan yapılan değerlendirmeler yanlış ve temelsiz.   Ragıp Duran   İstifa mektubumda geçen başlıktaki bu ibare, eleştiri ve saldırıya konu oldu. Artı TV’de ne olup bittiğini bilmeden, somut olaylar ve sendika ile ilişkiler hakkında hiçbir bilgi sahibi olmayan bazı kişiler sosyal medyada haksız, yanlış, temelsiz suçlamalarda bulundu. Liberal oldum, Galatasaraylılık yüzünden böyle yazmışım, patron gibi konuşuyormuşum, işin içine rahmetli babamı karıştıran bile oldu. Çok ayıp. Artık bir Artı TV mensubu olmadığım için rahatça yazabilirim. Kurum, gerginlikleri sürdürmemek adına kendisine ve yönetime yönelik saldırıları çoğu zaman suskunlukla karşıladı. Ne var ki eleştiri yapanların, görüş belirtenlerin şu hususları bilmesi şart: ·       -  Artı TV/Artı Gerçek merkezi Amsterdam’da bulunan ve Hollanda yasaları uyarınca kamu yararına çalışan ARTI Medya vakfına ...

40 YILDA GAZETECİLİK

Besleme Basından Lağım Medyasına  * 12 Eylül 1980'den bu yana bütün Türkiye toplumu çok olumsuz bir dönüşüm sürecine girdi . Sağcılık, dincilik, milliyetçilik,  yozlaşma egemen hale geldi.  Medya da bu dalgadan nasibini aldı. (Tükenmez Dergisi, Sonbahar 2020, sayı 37, sayfa 10-11) Ragıp Duran  Meşum 12 Eylül darbesinden bu yana 40 yıl geçmiş. Bugün 50 yaşını aşmış insanlar için aslında dün kadar yakın bir tarih Evren Paşa'nın devlet yönetimine  tankları ve toplarıyla el koyması. Sonra da işkenceleri ve cezaevleriyle bütün ülkeyi karanlığa sokması. 40 yıl, bir çoğumuza bir başka nedenle çok yakın bir geçmiş gibi görünüyor. Yani 12 Eylül 1980'den bu güne geçen süre kısaymış gibi geliyor. Çünkü 40 yıl önceki baskılar ve iktidar söylemi bugün hala revaçta, yani moda, çünkü aynı zihniyet hala iktidarda. Ben meselenin gazetecilik ve medya ile ilgili kısmına odaklanmaya çalışacağım. Tartışma platformlarında hatta günlük konuşmalarımızda sık sık gündeme geliyor:...