Ana içeriğe atla

Almanya 1933/ Türkiye 2008

Bugünkü (17 Temmuz) Cumhuriyet’te birinci sayfada ‘Yeni Dalgalar yolda’ başlığıyla Taraf gazetesiyle ilgili bir ‘haber’ (?) yayınlanmış. Aslında haber değil köşe yazısı olabilecek bir yazı ama neyse…En vahimi son bölüm:

‘’Çongar kimdir?
1966 doğumlu Yasemin Çongar liseyi ABD’de bitirdi. Gazeteciliğe 1984’te ANKA Haber Ajansı’nda başladı. 1993 öncesi Cumhuriyet gazetesi, BBC televizyonu, Yeni Yüzyıl ve Milliyet gazetelerinde çalıştı. Uzun yıllar Milliyet’in Washington muhabiri ve köşe yazarı oldu. 1995’ten 2008 yılına dek Washington’da gazetecilik yapan Çongar, Agos gazetesine de söyleşiler yaptı. CNN Türk’ün Washington temsilciliğini de yapan Çongar’ın ABD’deki Georgetown Üniversitesi’nden Amerikan Etüdleri alanında master derecesi bulunuyor.
Pentagon’da çalışan ve Yahudi olduğu öne sürülen ABD’li bir diplomat (CIA görevlisi) ile evlenen Çongar daha sonra eşini bırakıp Türkiye’ye geldi.’’


Çongar’ın biyografisindeki son iki satırı Cumhuriyet yazı işlerindeki hangi beceriksiz Göbbels yazdı acaba? ‘Yahudi olduğu öne sürülen ABD’li bir diplomat (CIA görevlisi)’ ne demek? Vakit gazetesinden mi alıntı ? Yahudi olmak ayıp mı? Ayrıca bir kişinin Yahudi olduğu öne sürülmez, ya Yahudidir ya da değildir. Çok meraklıysan araştır öğren. Ne yapacaksan karşı olduğun yazarın eşinin dinini ya da ırkını? Diplomat mı, CIA görevlisi mi yoksa Pentagon çalışanı mı? Karar verin. Ayrıca Çongar’ın Türkiye’ye gelirken ‘Eşini’ bırakıp bırakmadığından size ne? Okura ne?’
Cumhuriyet’de yayınlanan bu imzasız haberden anlaşılıyor ki, Taraf’ın yayınları yahut Çongar’ın yazıları , Cumhuriyet’te sıkıntı yaratmış. Olabilir. Buna karşı yapılacak iş, Çongar’ın eşinin dini/ırkı ile uğraşıp ajan olduğunu ima etmek mi olmalı? Fikir olmayınca çamur at izi kalsın.
Cumhuriyet…Vakti zamanında Hitler’i öven gazete değil mi? Geçmişine sadık demek ki hala. (SON/RD)

Yorumlar

Adsız dedi ki…
İşin gerçeğini öğrenirlerse bu kadar tatlı tatlı yazılmaz bu yazılar...

Hemen de yüzlerine vuruyorsunuz...

Sizi yüksek levellerde kınıyorum

Bu blogdaki popüler yayınlar

Apo 1999/Öcalan 2025

* Soleimani ve Şocai, Öcalan’ın ‘’Demokratik Konfederalizm’’ ve ‘’Türkiyelileşme’’ tezlerini, PKK liderinin 1999 öncesi ve sonrası açıklama, demeç ve kitaplarına dayanarak eleştiriyor. Sonuçta sahneye çok farklı bir Öcalan portresi çıkıyor. Ragıp Duran İran Kürdistan’ı yani Rojhilatlı iki akademisyen Kamal Soleimani ve Behruz Şocai ’nin ‘’Kürtlerin Devletsizlik Paradoksu - Öcalan’ın Konfederalizm ve Türkiyelileşme Stratejileri’’ başlıklı 247 sayfalık ve 2025 tarihli kitabı Palgrave Macmillan(Springer) tarafından yayınlandı. Kitabın Türkçe çevirisi de DOZ yayınlarınca Temmuz 2025’de Türkiyeli okura sunuldu. Bu akademik çalışmanın özü, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Misak-ı Milli, Ulus-Devlet, Türk-Kürt ilişkileri, KCK, sosyo-politik bir araç olan Kürtçe konularında İmralı öncesi ve İmralı sonrası yayınladığı kitap, demeç ve açıklamalarının kıyaslanması. İki akademisyen, Öcalan’ın bu temel konularda son 26 yılda büyük değişimler gerçekleştirdiğini ayrıntılı alıntılarla kanı...

Kanlı hayalet aslında 104 yıldır tepemizde

* Talat Paşa’nın şahsından çok temsil ettiği ideoloji ve paradigma T.C açısından bugün hala hayati bir öneme sahip. Talat Paşa sadece İttihat Terakki ve 1915 ile organik olarak bağlantılı değil. O bugünkü T.C nebulasının belleği, kalbi ve beyni. Ragıp Duran Güncellikte sürekli olarak çıkmaza girince, ne geçmişi anlayabilir insan ne de geleceği tasarlayabilir. Osmanlı’dan T.C’ye geçiş çok sorunlu, çok zor ve çok kanlı. 102 yıl bir toplum için çok uzun bir süre değil. Ama yeni kurulan Kemalist rejim inatla ve ısrarla, bir asır boyunca iktidarın siyasi/ideolojik/kültürel/pedagojik aygıtlarını kullanarak geçmişi bağımsız, özgür ve nesnel bir şekilde değerlendirmedi. Kendi çıkarlarına uygun devletçi, milliyetçi hatta ırkçı bir ‘’hikaye’’ üretip yaygınlaştırdı. Geçiş sürecinin (1908-1923 ve sonrası) tüm olumsuzluklarını ya gizledi ya da tahrif etti. Ermeni Soykırımı, Kürt Sorunu ve Pontos Rum Konusu bu olumsuzlukların en bariz olanları. Kemalist ideoloji, iktidarının meşruiyetini sağlama...

Volkan Vural’ın Anıları: Tozpembe Gözlüklü Olağan Bir Büyükelçi

* Büyükelçi Volkan Vural anılarında, çocukluk, ilk gençlik, tahsil hayatı ile Seul, Moskova, Tahran, New York, AB Genel Sekreterliği görevlerinde bulunduğu yılları yazmış. Diğer meslektaşları gibi üstün başarılarını, diplomatik zaferlerini anlatıyor. Neyse ki iki perçem itiraz ve eleştiri de var yazdıklarında. Ragıp DURAN Volkan Vural’ın Doğan Kitap’tan çıkan, 2. baskısı 2025 Temmuz ayından yapılmış 429 sayfalık ‘’Olağanüstü ve Tam Yetkili Bir Büyükelçinin Belleğinde Kalanlar’’ başlıklı kitabını okudum. Aslında kitabın henüz ortalarına gelmeden içimden bir ses ‘’Sen bu kitabı okumuştun!’’ dedi. Yoo emindim, ilk defa okuyordum. Biraz yoklayınca belleğimi anladım: Son dönemde okuduğum sefirlerin anı kitapları, birçok bölümde, aynı tornadan çıkmışçasına birbirine çok benziyor. Hepsi çok çalışkan, çok idealist, usta diplomatların yanında yetişiyorlar, atandıkları yabancı başkentlerde hemen onur ve gururla   ‘’Yüce Devletimizi’’   temsil ederken fevkalade önemli işlere imza ...