Ana içeriğe atla

''Bir başkadır benim memleketim''(*)

 

Olimpiyat Oyunları ve İsmail Haniye

Ragıp Duran










İki küresel olay, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları ve İsmail Haniye'nin Tahran'da öldürülmesi, Türkiye'de Avrupa ülkelerinden biraz farklı bir şekilde algılandı.

Cumhuriyet gazetesine (Muhalif, Kemalist, 37,400  tiraj) göre Cumhurbaşkanı, "Paris 2024'ün açılış törenine davet edildi ancak 13 yaşındaki torununun itirazı üzerine gitmeyi reddetti".

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘’Torunum  ‘Dede, Paris'e gitme, çünkü orada LGBT propagandası yapacaklarmış’ dedi, ben de bu törene katılmama kararı aldım" dedi.

Fransız kamu televizyon kanalı France 24’e göre bu açıklama doğru değil. Çünkü televizyonun yayınladığı habere gore, Cumhurbaşkanı Macron tarafından açılış törenine davet edilen devlet ve hükümet başkanları listesinde  Putin ve Erdoğan'ın isimleri yer almıyor.

Türkçe'de bir söz vardır: "Yalandan kim ölmüş?''

Türkiye’de bazı köşe yazarları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 15 Temmuz 2016'da gerçekleşen "darbeden kendisini ilk haberdar edenin eniştesi olduğunu" iddia ettiğini hatırlattı.

Şiddetli bir LGBT karşıtı olan Erdoğan, torununun da yardımıyla törene katılmamasını bu şekilde açıklayabilmiş oldu.

"Duy da inanma" diye bir söz daha var Türkçede.

Ancak Erdoğan'ın şansı pek yaver gitmiyor: İsrail'i "Libya ve Artsakh'taki (Dağlık Karabağ) gibi bir askeri operasyonla" tehdit ettiği açıklamasından iki gün sonra, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye Tahran'da İsrail’in düzenlediği bir suikasta kurban gitti.  Haniye, Türkiye ve Katar'da sürgünde yaşıyordu ve Türk rejimi tarafından güçlü bir şekilde destekleniyordu.

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz günlerde Haniye'nin adını anarak "Netanyahu'nun ABD Kongresi'ne davet edilmesine karşılık biz de Sayın İsmail Haniye'yi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bir konuşma yapması için davet edebiliriz" demişti.

Ankara, Haniye suikastına büyük tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Erdoğan yanlısı tüm resmi ve özel kuruluşlar suikastı kınayan ve "şehit Haniye'ye" saygılarını sunan açıklamalar yayınladı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı bir günlük ulusal yas ilan etti. Bayraklar yarıya indirildi. Bu durum muhalifler tarafından eleştirildi: "Arap ülkeleri deprem ya da askerlerimizin ölümü gibi üzücü günlerimiz için hiç bir zaman ulusal yas ilan etmedi... Gittikçe Araplaşıyoruz’’!

Diyanet, Türkiye'nin 81 ilindeki dini yerel yetkililere  bir genelge göndererek "Şehit Haniye adına özel bir  ezan (Sela) okunmasını ve dua edilmesini" istedi.

Hamas, Türk rejimi ve Türk İslamcı çevreleri tarafından bir ulusal kurtuluş hareketi olarak görülüyor.

Kürt İslamcılarının küçük kalelerinden biri olan Güneydoğu Anadolu kenti Batman'da bir grup, Starbucks kafeye taş ve sopalarla saldırdı.  Bu saldırganlar Starbucks’ı İsrail şirketi sanıyor. (İlk başta Kuveytli bir iş ortağı ile Türkiye pazarına giren uluslararası sermayeli Starbucks’da halen Turkcell ve Alman Aldi gruplarının hisseleri var)

Hepsi de milliyetçi olan İslamcı ve aşırı sağcı aktivistler, protesto gösterileri söz konusu olduğunda Türkiye'de tuhaf bir geçmişe sahip.

İşte birkaç örnek:

- "Amerikan emperyalizmini" protesto etmek için dolar yaktılar!

- Hollanda'yı protesto etmek için portakal bıçakladılar!  

 - İtalya'yı protesto etmek için İtalyan Versace kravatlarını yaktılar!

- Ve Çin'in Uygurlar üzerindeki baskısını protesto etmek için Japon turistleri dövdüler!

 Bazı muhalif gözlemcilere göre Haniye'nin Tahran'da öldürülmesi Tel Aviv tarafından Ankara'ya gönderilen bir uyarı mesajıydı.

Ancak bu mesaj, Starbucks kafelerini ayıklayan İslamcı aktivistler sayesinde kolayca etkisiz hale getiriliyor.  

(*) 70'lerin başında Türkiye'de çok moda olan popüler bir şarkının adı. Sözleri Türk milliyetçiliğini övdüğü için, özellikle Kıbrıs'a yönelik askeri harekattan sonra listelerde 1 numaraya yükseldi. Şarkı aslında Mireille Mathieu'nün 'L'aveugle' (Kör, denk düşmüş!) adlı parçasının Türkçe versiyon. Bu  şarkı da, Rabbi Elimelekh adlı geleneksel bir Yahudi Klezmer şarkısından esinlenmişti.

(3 Ağustos 2024 günü Atina merkezli TVXS.GR sitesinde Yunanca yayınlanan yazının

https://tvxs.gr/apopseis/arthra-gnomis/ragkip-ntoyran-oi-olympiakoi-agones-kai-o-ismail-chanigia-i-chora-moy-einai-mia-alli-chora/ 

 Türkçe çevirisi)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kemalizm’de Hyper Enflasyon

  * İçeriği pek muğlak, dün-bugün-yarın her derde deva olarak önerilen, dev heykel ve portreleri ile tahayyülümüzü baskı altına alan zihniyetin etraflı bir yapı sökümüne ihtiyacı var.   Yerine cazip, çağdaş, popüler yeni bir siyasi-toplumsal proje lazım. Ragıp Duran Sayıları giderek azalsa da Türkiye’ye gelen yabancılar/turistler bize en çok şu soruyu soruyor: ‘Sizde neden her yerde Atatürk heykelleri, posterleri, portreleri var?’. Biz belki içeriden bakıp anlayamıyoruz ama başka ülkelerle kıyaslama yapınca Türkiye’deki Atatürk tutkusunun ne kadar yaygın, ne kadar güçlü olduğunu saptayabiliriz. Her devletin saygıdeğer bir kurucu babası, sevgi ve minnetle anılan askeri ya da siyasi bir lideri tabi ki var. ABD’de G.Washington, SSCB’de pardon Rusya’da V.I.Lenin, Çin’de Mao Zedung, Kore’de Kim Il Sung, Fransa’da De Gaulle… Ama bu ülkelerin hiç birinde lider kültü bizdeki Atatürk düzeyinde değil. Bir başka çelişki d...

Şahin Alpay’ın Anıları / İlginç ve Zengin bir Hikâye ama…

  * 70’lerde Maocuların idolü sonraları Cemaatin kendi deyimiyle sosyal liberal yazarı başarılarını, düş kırıklıklarını, pişmanlıklarını kaleme almış. Parlak bir öztanıtım broşürü, zengin bir özkutlama kataloğu. Ragıp Duran   En eski ünvanı ‘’Maoculuğu Türkiye’ye getiren Adam’’ olan Alpay, Lejand yayınlarından çıkan 564 sayfalık anılarının birinci cildinde son 80 yılın Şahin Alpay’ını biraz da o dönemleri anlatıyor. Alpay, benden 10 yaş büyük. O, Aydınlık’tan ayrıldığı yıllarda ben yeni yeni PDA’cı oluyordum. 70li yılların başında Şahin Alpay ve Halil Berktay bizim için hareketin en önemli ideologları ve gerçek birer devrimci aydındı. Kendisini çok az tanırım. Ama bilgisi, kültürü, çalışkanlığı, içtenliği ve dürüstlüğü konusunda sanırım kimse olumsuz bir yargıda bulunamaz.     Kitap piyasaya çıktığında, Medyascope, Apaçık Radyo ve Serbestiyet’de anılar hakkında yayınlanan söyleşileri izledim. Cazipti. Ancak kitabı okuduktan sonra bu mecralarda söyleşi...

Çekingen Liberalin Tabu Altındaki Trajik Yenilgisi

  Prof. Hanioğlu/ Atatürk – An İntellectual Biography * Atatürk hakkındaki ilk eleştirel biyografi olma şansı varken, ‘’şeytanî kurucu unsur 1915’’in yanı sıra Pontos, Kürtler, Aleviler gibi tayin edici konuları, resmi tabuya uygun ve kasıtlı bir şekilde susarak geçiştiren Hanioğlu, yumurtasız omlet uzmanı olmuş.   Ragıp Duran Şükrü Hanioğlu’nun ‘ ’ Atatürk - An Intellectual Biography ’’ https://nes.princeton.edu/publications/ataturk-intellectual-biography    kitabını yeni bitirdim. 2011 yılında Princeton University Press’den yayınlanan eser 273 sayfa. Bağlam yayıncılık 2023 sonunda yani İngilizce orijinal versiyonun yayınlanmasından 12 sene sonra aynı başlık altında aynı yazarın Türkçe kitabını piyasaya sürdü. https://baglam.com/home/book/ataturk   Türkçe kitap 1024 sayfa! Ben Türkçe kitabı okumadım ama her iki dildeki versiyonları okuyan akademisyen bir arkadaşım, Türkçe baskının orijinal kitabın çevirisi olmadığını, Türkçe baskının çok daha zengi...