ÖNYARGI, CEHALET, KİBİR BİR DE İKTİDARDAŞLIK (*) · Türkiye okuru, Suriye konusunda ne geçmişte ne de bugün doğru dürüst bilgilendirildi. Bu, kasıtlı olarak yapıldı. En uzun kara sınırımız olan komşumuz hakkında, bize oranın gerçekleri değil, Ankara’nın yani Erdoğan-Davutoğlu’nun tercihleri sunuluyor. Arap ve Batı Medyası ise tamamen farklı bir manzara sunuyor. Hele bir de Antakya, Samandağ, Reyhanlı ya da İslahiye civarında dolaşıp insanlarla konuşsanız… Aslında, politikada ya da diplomaside, hiç bir şey birdenbire meydana gelmiyor. Siyasal, toplumsal, ekonomik, ideolojik her değişim ya da dönüşümün ön belirtileri, işaret ve habercileri, okumasını bilen gözlemciler için, değişimden/dönüşümden bir süre önce zaten su yüzüne çıkıyor. Arap Baharı adı verilen toplumsal/siyasal patlamanın başlamasıyla, Tunus, Libya ve Mısır’daki gelişmelerin ardından, Suriye’nin de adı listeye girmeye başlamıştı. Daha Baba Esad döneminden beri, Suriye’de klasik anl
Ragıp Duran'ın Medya Eleştirisi Blogu