Geçmişte örnekleri olsa da, son dönemlerde yeni bir gazeteci tipi tezahür etmeye başladı. Kuşkusuz bu kategori içinde yer alan şahısların kişilikleri tartışma konusu olmamalı. Çünkü yeni marka gazeteciler, esas olarak mevcut medya düzeninin tipik/karakteristik birer ürünü/sonucu. Medya manzarasındaki değişikliklere uygun ve uyumlu olarak gazeteci profilinde de değişiklikler beliriyor. Medya-iktidar ilişkileri yoğunlaşıp sınırlar flulaştıkça, gazeteci-politikacı kimlikleri de birbirine karışıyor. Siyasi iktidar, her kurum ve kişiyi kendi müştemilatı haline getirmeye çalışıyor. Gazeteciler çok farklı nedenlerle (Kapanma, daha iyi iş teklifi, yönetimle anlaşamamak, işverenin değişmesi, özel sebepler, vs...) çalıştıkları medya kurumundan ayrılıp bir başka medya şirketinde çalışmaya başlayabiliyor. Bu durum, son derece normal, üstelik sık karşılaştığımız bir durum. Sözkonusu gazeteci, sadece çalıştığı alanı/mekanı değiştiriyor, ama esas olarak aynı mesleği yapmaya devam ediyor. Özellikle ek
Ragıp Duran'ın Medya Eleştirisi Blogu